İnsanın aslında çok anlamsız ve değersiz kaygıların, olayların ve dolayısıyla da "yanılgı"ların peşinde sürüklenirken, gerçek, değerli ve anlamlı olanı ıskalaması ne yazık...
Paçalarına takılıp duran dikenlerden ve çalılardan kurtulup yolunda ilerlemeye çalışırken, başını kaldırıp gökyüzüne, gerçek özgürlüğün neye benzediğini uzaktan da olsa görememek ne acı...
Şu güzel Eylül ayının, hüznün ayı olan Eylül'ün hüznünü bile doyasıya yaşayamamak ne hüzünlü...
Çok güzel bir Kurt Weill bestesi... Cazın eski, duygulu dönemlerinden...
EYLÜL SARKISI
Mayıstan Aralık'a
Çok çok uzun bir zaman demektir
Ama günler kısalmaya başlar
Eylül geldiğinde
Sonbahar havası
Yaprakları ateş rengine boyadığında
Bekleme oyunu için
Artık zamanın yoktur
Günler yavaş yavaş kısalırken
Daha da değerli "bir parça gün"e doğru
Eylül
Ekim
Kasım
Aralık
Ve bu bir parça değerli günü
Ben seninle geçireceğim
Bu değerli günleri
Ben seninle geçireceğim
SEPTEMBER SONG
Oh, it's a long, long while
From May to December
But the days grow short
When you reach September
When the autumn weather
Turns the leaves to flame
One hasn't got time
For the waiting game
Oh, the days dwindle down
To a precious few
September,
October,
November,
December
And these few precious days
I'll spend with you
These precious days
I'll spend with you
Anderson and Weill
Günler kısalır, güneş artık bizi giderek daha uzaktan selamlamaya çalışırken, yaşama sevincinizin her geçen gün artması dileğimle,
Hayata iyi bakın
Blueman
10.09.2000
16.8.07
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder