Askerliğimizi bitirip, o hani arkadaşların birbirini sık sık arayıp sormasına engel olan "hayat koşuşturmacasına" girdikten sonra onun ve sevgili eşinin Bursa'da oturmaları bizim de sık sık görüşmemizi engeller olmuştu. Şu hayat koşuşturmacası öylesine "gözleri kör eden", "elleri kolları bağlayan" bir şeydi ki, ancak sakin bir günün sabahı bir gazetenin ölüm ilanları sayfasında, bir zamanlar birşeyler paylaştığım o güzel insanın ismini görmek beni kendime getirmişti.
Şu sıralar sinemalarda gösterilmekte olan "Kate&Leopold" filminin bir sahnesinde Meg Ryan, balkonda sevgilisinin kollarında hoş bir yaz akşamı geçirmekte iken karşıdaki evlerden birinin açık penceresinden "Moon River" parçasının hoş nameleri duyulur. Meg Ryan sevgilisine o dairede oturmakta olan yaşlı adamın her gece saat 12:00'de bu şarkıyı dinlediğini ve sonra ışıkları söndürerek uykuya daldığını anlatır. Belli ki adam artık ulaşılmaz olmuş bir sevgiliyi ve o sevgili ile ilgili anılarını özlem içinde tekrar yaşamak için her gece bu töreni sürdürmektedir. Zaten bu tür törenler ve hüzünlü anımsamalar hep bir şeyler artık "ulaşılmaz" olduğunda yaşanmaya başlar...Belki çok klasik olacak ama, sevgilimiz, arkadaşımız, akrabamız veya herhangi bir sevdiğimiz artık ulaşılmaz olmadan ona sıkıca sarılmak, yanında huzur bulmak, sevdiğimizi, sevildiğimizi doyasıya hissetmek bu denli zor olmamalı...
Moon River
(H. Mancini/J. Mercer)
Moon River, wider than a mile
I'm crossing you in style, someday
Oh, dream maker, you heart breaker
Where ever you're goin'
I'm goin' your way
Two drifters, off to see the world
There's such a lot of world to see
We're after the same rainbow's end
Waitin' round the bend
My Huckleberry friend
Moon River and me
Hayata iyi bakın
Blueman
27.02.2002
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder