17.8.07

* Eylül dolunayı, Gato ve Wahala

"Dolunayın dizginleyip sakinleştirdiği okyanus üzerinde gümüş renkli bir yol uzanıyordu ufuktaki sonsuz karanlığa doğru... Yakamozlar, ayın üzerindeki Sükunet Denizi kadar sakin görünen okyanus üzerinde oynaşmaya bayılıyorlardı böyle gecelerde... Gato kumların üzerine, dalgaların ulaşabildiği çizginin hemen gerisine oturdu. İnce zarif bacakları ve benekli muhteşem postu ile bir doğa harikası olan dostu da kumların üzerinde kayarcasına ilerleyip Gato'nun yanına kıvrıldı. Gözlerinde dolunayın ışığı parıldadı. Bir süre sadece denizin ve uzaklardan duyulan "Konuşan Davullar"ın sesini dinlediler. Bir Afrika kabilesi, dolunayın gelişini ateşin etrafında dans ve müzikle kutluyor olmalıydı.....

........Gato birden ayaklarını ıslatan dalga ile gözünü açtı ve başını çevirdiğinde kumların üzerinde çitanın uzaklaşan ayak izlerini seçebildi iyice loslaşan ay ışığında... Konuşan Davullar susmuş, dolunay kanlar içinde okyanusa gömülmüştü..."............


Haziran 2000 dolunayı / Belirsiz bir zaman ve bilinmeyen bir mekanda, uzun yolculuğuna bir süre dinlenmek için ara vermiş Gato ile izlenim ve hayallerinin hikayesinden...

........"Şimdi Wahala her dolunay vakti yaptığı gibi, başını kaldırıp gözlerini diktiği dolunayın gümüş ışıkları içinde ruhunun yükselip çok uzaklara yaptığı yolculuklardan birinde idi yine. Bu da eğitim sırasında verilmeye çalışılan bir yetenekti. Çadırın aralık kalan kapısından içeri sızan gümüş ışıklarla birlikte, uyumakta olan Poca'nın yanına süzüldü. Ve başının iki yanından sarkan örülü saçlarını okşayarak 10 dolunay sonra yanında olacağını fısıldadı kulağına... Ve bir de eğitimi sırasında farkına vardığı başka bir şeyi de; "Gerçek sevgi için zaman ve mekan kavramları yoktur. Uzak gibi görünen mesafeler, sonsuzluk içinde bir noktadan ibarettir. Geçmeyecekmiş gibi görünen zaman, sonsuzluk içinde sadece bir andır belki de. Ve gerçek sevgi ile aşk, sonsuzluktur".........

Ocak 2001 dolunayı / Genç Cheyenne savaşçısı Wahala Tungbe'nın (Ay Kurdu) almak zorunda olduğu zorlu manevi eğitimi için çıktığı 18 dolunay sürecek yolculuğundan...

Hüznün ayı Eylül ve harika bir sonbahar daha, bu kez Eylül dolunayının aydınlattığı serin rüzgarlı gecelerle başlamıştı işte...



Gato, kumlara bulanmış vücudunu serinleten okyanus rüzgarını içine çekerek toparlandı. Yolculuğuna devam etme vakti gelmişti. Kumlarda hiç bir iz bırakmadan dostu çitanın peşinden yürüyerek karanlık ormana daldı...

Ay Kurdu, batıdaki Karanlık Dağlar'ın ardında kaybolmaya başlayan aya bakarak, gelecek dolunayda köyünde olacağı ve saçları iki yanda sarılı Poca'sını kollarına alacağı günü hayalledi. Eğitim boyunca yaşadığı içsel yolculuğun tüm o zorluklarını, sabrı, dayanma gücünü ve yaşadığı her tecrübeden sonra evrensel güçle bütünleşmeye doğru attığı her adımı tekrar düşündü. Ve tüm kalbini, benliğini saran o müthiş gücün kendisine artık dönüş yolculuğuna başlama vakti geldiğini fısıldadığını hissetti.

Hayata iyi bakın

Blueman

02.09.2001

Hiç yorum yok: