16.8.07

* Masumiyet

Aşağıdaki metni okur ve tercüme ederken, bir zamanlar, bir yerlerde kaybettiğimiz masumiyeti ve saflığı ne çok özlediğimi de farkettim.

Hayata iyi bakın

Blueman


Sevgili Tanrı’m,
İnsanların ölmesine izin verip, sonra da yenilerini yapmak yerine sahip olduklarını elde tutmaya ne dersin? – Amy

Sevgili Tanrı’m,
Pazar günü kilisede bana bakarsan, sana yeni ayakkabılarımı göstereceğim – Mickey

Sevgili Tanrı’m,
Bahse girerim dünyadaki tüm insanları sevmek senin için çok zordur. Bizim ailede sadece 4 kişi var ve ben bir türlü bunu beceremedim. – Nan

Sevgili Tanrı’m,
Bize okulda senin neler yaptığını öğretiyorlar. Sen tatile gittiğinde bunları kim yapıyor? – Jane

Sevgili Tanrı’m,
Sen gerçekten görünmez misin yoksa bir sihirbazlık numarası mı bu? – Lucy

Sevgili Tanrı’m,
Zürafaların böyle görünmesini gerçekten istedin mi yoksa sadece bir kaza mıydı? – Norma

Sevgili Tanrı’m,
Ülkelerin etrafındaki çizgileri kim çiziyor? – Jan

Sevgili Tanrı’m,
Şu düğün törenine gittim ve tam da kilisede öpüştüler. Sence OK mi? – Neal

Sevgili Tanrı’m,
Bebek kardeşim için teşekkürler, ama ben yavru bir köpek istemiştim. – Joyce

Sevgili Tanrı’m,
Lütfen bana bir pony gönder. Daha önce hiç başka bir şey istememiştim. Kontrol edebilirsin istersen. – Bruce

Sevgili Tanrı’m,
Eğer hayata bir daha “başka bir şey” olarak geleceksek, lütfen beni Jennifer Horton yapma, çünkü ondan nefret ediyorum. – Denise

Sevgili Tanrı’m,
Eğer bana Alaaddin gibi bir cin verirsen, sana istediğin herşeyi veririm, param ve satranç setim dışında ama – Raphael

Sevgili Tanrı’m,
Erkek kardeşim bir faredir! Ona bir de kuyruk vermelisin. Ha ha! – Danny

Sevgili Tanrı’m,
Ben de büyüyünce babam gibi olmak istiyorum, ama o kadar kıllı değil! – Tom

Sevgili Tanrı’m,
Beni merak etmene gerek yok. Karşıdan karşıya geçerken her iki tarafa da bakıyorum – Dean

Sevgili Tanrı’m,
Telli zımbanın en büyük icatlarından biri olduğunu düşünüyorum – Ruth M.

Sevgili Tanrı’m,
Bazen dua etmediğim zamanlarda bile seni düşünüyorum – Elliot

Sevgili Tanrı’m,
Bize okulda ışığı Edison’un bulduğunu öğretmişlerdi. Ama Pazar Okulu’nda bunu senin yaptığını söylediler. Eminim senin fikrini çalmıştır. Sevgilerimle. – Donna

Sevgili Tanrı’m,
Portakal renginin mor ile iyi gittiğini, geçen Salı günü yaptığın güneş batımını görünceye kadar düşünmüyordum. Çok iyiydi – Julie

20.02.2001

Hiç yorum yok: