* Gerçek Başarı

“To laugh often and much; to win the respect of intelligent people and the affection of children; to learn the appreciation of honest critics and endure the betrayal of false friends; to appreciate beauty, to find the best in others; a garden patch, or a redeemed social condition; to know even one life breathed easier because you have lived. This is to have succeeded.”

“Sık ve çok gülmek; zeki insanların saygısını ve çocukların sevgisini/şefkatini kazanmak; dürüst eleştirilerin takdirine layık olmak ve yanlış arkadaşların ihanetlerine tahammül edebilmek; güzelliği takdir edebilmek, başkalarındaki ‘en iyiyi’ bulabilmek; sağlıklı bir çocuk, bahçelik bir arazi ya da daha iyi hale getirilmiş bir sosyal durum yoluyla bu dünyayı olduğundan biraz daha iyi bırakarak terketmek; bir tek hayatın bile sırf siz yaşadınız diye daha rahat nefes almış olduğunu bilmek. İşte ‘başarmış olmak’ budur.”

Ralph Waldo Emerson

Yukarıdaki sözleri okuduğumda bizleri canlı tutan yaşam enerjisinin kaynağında aslında bu amaçların olduğunu, fakat bu denli iyi ifade edemediğimiz ve belki de “neden yaşıyorum?” sorusunu kendimize pek sormadığımız, pek kafa yormadığımız için bunun farkında olmadığımızı farkettim.

Evet aslında hepimiz bunlar için yaşıyoruz ya da amacımız bunlar olmalı, ancak bunun bilincinde olamdığımız için bilerek, amaçlayarak ve isteyerek bu amaçları takip etmiyoruz. Attığımız her adımda ve verdiğimiz her kararda bu ilkelere veya benzerlerine bağlı kalabilseydik eminim bu dünya daha yaşanır bir yer olurdu.

Belki o zaman “cennet”in peşinde koşmamıza gerek kalmaz, onu burada, bu dünyada yaşayabilirdik.

Hayata iyi bakın

Blueman

10.12.1999